Dünya'daki Tuz Nereden Geliyor ve Nasıl Çıkarıyoruz?

Tuzu Nasıl Elde Ediyoruz?

tuz
Salar de Uyuni, Bolivya'daki tuz höyükleri. (Fotoğraf: Luca Galuzzi)

Dünya'daki tuz nasıl oluştu ve nereden geliyor? Gezegenin oluşumu sırasında gerçekleşen mineral formasyonu, gezegenimsi bulutsular, süpernova ve yıldız nükleosentezi, hidrojen ve helyumun aşamalı olarak diğer tüm elementlere füzyonu tuzu oluşturdu. Bu yüzden diğer gezegenlerde tuz olduğuna dair kanıtlar da var. Tuz bugün kayalarda birikmiş tuzun kimyasal yolla aşınmasından geliyor. Ancak merak edebilirsiniz, su kütlesinden uzak dağlarda nasıl tuz olabilir? Tuz hakkında daha fazlasını öğrenelim.

Dünya'daki Tuz Nereden Geldi?

Tuz, güneşi ve gezegenleri oluşturan başlangıçtaki gaz ve toz bulutundan geldi. Sodyum ve klor, yıldızlardaki nükleosentezin ürünüdür (atom çekirdeklerinin birleşmesi). Bu yıldızlar süpernovaya dönüşerek öldüğünde içindeki elementler uzaya yayılarak birbirleriyle reaksiyona girdi. Uzaydaki düşük sıcaklık sayesinde su, silikondioksit, tuz ve yüzlerce başka bileşik oluştu. Birçok süpernova kalıntısının bir araya gelmesiyle oluşan gaz ve toz bulutu zamanla güneş sistemine yol açtı.

Sulardaki Tuzun Kaynağı

Tuz kimyasal bir bileşiktir ve bir asidin bazla etkileşiminden yani asitteki hidrojenin tamamının veya bir kısmının yerini metal veya başka bir katyonun almasıyla oluşur. Yağmur suyu yeryüzündeki yüzey kayalarının ayrışmasına ve çözünürlüğü yüksek tuzun kayadan süzülerek suya karışmasına neden oluyor. Bu yüzden Dünya'da bolca tuz var. Tuz çok kararlıdır ve Güneş gökyüzünde olduğu sürece Dünya'daki tuz geri dönüşmeye devam edecek.

Tuzlar zamanla denizlere ve kapalı su kütlelerine sızar ve suyun buharlaşması tuzu yoğunlaştırır. Okyanus ve denizlerin tuzlu olmasının nedeni bu, ancak bir su kütlesindeki tuzu azaltan jeolojik ve kimyasal süreçler de var, yoksa sular çok daha tuzlu olurdu. Ve elbette, aldığı tatlı sudan daha yüksek oranda buharlaşma yaşayan kapalı su alanları zamanla tuz düzlüğüne dönüşür.

Tuzu Nasıl Elde Ediyoruz?

Himalaya pembe tuz madeni.
Himalaya pembe tuz madeni. (George Redbone/Flickr)

Diğer adıyla sodyum klorür (NaCl) olan tuz iki kaynaktan geliyor: Okyanus ve madenler. Okyanustan gelen tuz, suyun sığ havuzlar haline dönüşmesi ile elde ediliyor. Bu yerler düz arazili sahillerdir. Su yükselen gelgitle içeri girer ve birkaç ay boyunca güneş ve rüzgarla buharlaşır. Kalan tuz kuruyunca toplanır.

Sığ lagünler iyi bir tuz kaynağı. Diğer bir kaynak ise tuz madenleri. Bu saf tuza yeraltındaki büyük tortularda rastlıyoruz. Bu alanlar eski deniz yataklarıdır. Tuz birikintisi metrelerce kalınlıkta ve genişlikte olur. Özel araçlar içeri girerek tuzu çıkartır. Pembe Himalaya deniz tuzu veya Peru'nun pembe tuzu bu şekilde elde ediliyor.

Su Kaynaklarından Uzak Dağlarda Nasıl Tuz Var?

Tuz, kayaların aşınmasıyla okyanus ve denizden geliyorsa herhangi bir su kütlesinden uzak dağlarda nasıl tuz bulunuyor diye sorabilirsiniz. Çünkü dağ deniz tuzları da vardır. Yaklaşık 250 milyon yıl önce şimdiki Himalaya Dağları'nın derinliklerinde bulunan deniz tuzu yatakları kristalleşmeye başladı ve lavla örtüldü. Kar ve buz tuz yataklarını hem el değmemiş şekilde tuttu hem de lav sayesinde bu tuzlar günümüz kirliliğinden korundu. Bu yüzden dünyadaki en saf tuz bu sayılı dağ tuzu yataklarından gelir.

Madenlerdeki dağ tuzları bugün de herhangi bir mekanik cihaz veya patlatma tekniği olmadan elle çıkarılıyor. Elle seçilen kayalar kesilir, tuzları ezilir, elde yıkanır ve güneşte kurutulur. Peru ve Himalaya tuzunun pembe olması bu tuzun enerji açısından zengin çok sayıda mineral ve özellikle demir içermesinden kaynaklanıyor.

Dağın İçindeki Antik Okyanus

Maras tuz havuzları
Maras tuz havuzları. (Guy Vindigni/Flickr)

Pembe Peru deniz tuzunun hikayesi daha da ilginç. Peru, Maras'taki And Dağları'nda yerin 3000 metre yeraltında bulunan antik bir okyanustan geliyor. İnka öncesi zamanlardan beri, Maras'ta dağın derinliklerindeki yeraltı derelerinden tuz elde edildi. Bu yeraltı ırmaklarından gelen yüksek tuzlu su bir kaynaktan dışarı açılır. Küçük bir sistemle kaynaktaki su birkaç yüz adet havuza ulaştırılarak burada buharlaşmaya bırakılır.