Hollanda'nın Tarımdaki Başarısının Bilimsel Yönleri

41.500 km² gibi, ülkemizde Konya'ya yakın büyüklükte olan Hollanda, ulus genelinde başlatılan ortaklaşa bir çaba ile yaklaşık 20 yılda kendisini dünyanın en büyük tarım üreticileri arasına yerleştirdi.

hollanda'nın tarımdaki başarısı
Hollanda'nın sera başkenti Westland'deki yapay ışıklı iklim kontrollü çiftlikler. Bu çiftlikler günün her saatinde ve her türlü hava koşulunda ürün yetiştiriyor.

Hollandalılar yaklaşık 20 yıl önce "yarısı kadar kaynak kullanarak iki kat daha fazla gıda" sloganıyla tarımda ulusal bir girişim başlattılar. 2000 yılından itibaren Hollandalı çiftçilerin çoğu bugün temel mahsullerde su kullanımını yüzde 90'a kadar azalttı. Yine seralardaki bitkilerde kimyasal böcek ilacı kullanımını neredeyse tamamen ortadan kaldırdılar. 2009'dan beri Hollandalı kümes hayvanları ve hayvancılık üreticileri antibiyotik kullanımlarını yüzde 60'a kadar düşürdü.

Hollanda'nın Tarımdaki Başarısı

Hollanda, geleceğin çiftçilik uygulamalarını benimseyerek tarım devi haline gelmiştir. Ülke kilometrekare başına 511 yurttaşıyla oldukça sıkışık ve büyük ölçekli tarım için uzun süredir gerekli olduğu düşünülen hemen hemen her kaynaktan yoksun. Yine de, satış değerinde dünyanın ikinci büyük gıda ihracatçısıdır. Yalnızca kendisinden 270 kat büyük kara kütlesine sahip Amerika Birleşik Devletleri'ne geçilir. Peki Hollandalılar bunu nasıl başardı?

Havadan incelendiğinde Hollanda başka hiçbir büyük gıda üreticisine benzemez. Ülkenin başlıca tarım bölgelerindeki neredeyse tüm patates tarlaları, sera veya ahırlar kentsel yayılımla yan yanadır. Ülkedeki arazi alanının yarısından fazlası tarım ve bahçecilik için kullanılıyor.

Hollanda, bazıları 175 dönümlük bir alanı kaplayan olağanüstü sera komplekslerine sahip. Bu iklim kontrollü çiftlikler, Kuzey Kutup Dairesi'nden yaklaşık 1600 km uzakta bulunan bir ülkenin domates gibi bir açık hava meyvesinin ihracatında dünya lideri olmasını sağladı ve bunu 30 yılda başardılar. Hollandalılar aynı zamanda dünyanın en büyük patates ve soğan ihracatçısı ve değer açısından en büyük ikinci sebze ihracatçısı. Sebze tohumlarındaki tüm küresel ticaretin üçte birinden fazlası Hollanda'dan geliyor.

Gübre İçin Bakteri, Tahıl İçin Çekirge, Işık için LED Kullanılıyor

Tavuk talebinin artmasıyla birlikte Hollandalı firmalar kanatlı üretimini en üst düzeye çıkarmak için teknolojiler geliştiriyor. Bu yüksek teknolojili piliç kümesi, kuluçkadan hasada kadar 150.000 kadar kuş barındırıyor.
Tavuk talebinin artmasıyla birlikte Hollandalı firmalar kanatlı üretimini en üst düzeye çıkarmak için teknolojiler geliştiriyor. Bu yüksek teknolojili piliç kümesi, kuluçkadan hasada kadar 150.000 kadar kuş barındırıyor. (Fotoğraf: National Geographic)

Dünya önümüzdeki 40 yılda, tarihteki tüm çiftçilerin son 8.000 yılda hasat ettiğinden daha fazla yiyecek üretmek zorunda olacak. 2050'de Dünya nüfusu bugünkü 7,8 milyardan 10 milyar insana çıkacak. Su ve fosil yakıt kullanımındaki büyük düşüşle tarımsal verimde yeterli artış elde edilmezse bir milyar veya daha fazla insan açlıkla karşı karşıya kalabilir. Açlık 21. yüzyılın en büyük sorunu olabilir.

Hollandalılara göre tarımdaki temel sorun su değil, zayıf topraktır. Hollanda bir topraktaki besin eksikliğini belirli bakterilerle simbiyoz halinde hareket ederek kendi gübresini üreten bitkiler yetiştirerek dengeliyor. Hayvancılığın artan tahıl maliyetini ise çekirge yetiştirerek gideriyorlar. Bir hektar arazi yılda bir metrik ton soya proteini (yaygın hayvan yemi) sunarken aynı miktarda toprak 150 ton böcek proteini veriyor. Yine iklim kontrollü seralarda 24 saat ekim imkanı elde etmek için LED aydınlatma kullanılıyorlar.

Hollandalı firmalar tohum üretiminde dünya liderleri arasında. Sadece 2016 yılında 1,7 milyar dolara yakın tohum ihracatı yaptılar.

Hollanda Tarımındaki Yüksek Verimlilik

Çok küçük bir tarım arazisine sahip olmasına rağmen Hollanda dünyanın en verimli tarım teknolojilerini kullanarak ikinci en büyük küresel gıda ihracatçısı oldu. Topraksız tarımla yüksek besinli bitkiler yetiştirdikleri hidroponik tarım gibi yenilikleri geniş ölçekte kullanmaları hem su tasarrufu hem de akıntıları azaltarak para tasarrufu sağlıyor.

Hollanda'daki bazı tarım şirketleri tüm tarım enerjisini ülkenin yarısını kaplayan jeotermal akiferlerden kazanıyor. Aydınlatma için doğal gazı elektriğe dönüştüren jeneratörler bile kullanıyorlar. Yan ürünler olan ısı ve CO2 tutuluyor ve seraları ısıtmak ve bitki büyümesini hızlandırmak için kullanılıyor.

Bu yüksek verimliliği kıyaslamak gerekirse, ülkedeki toplam sera alanı 93 kilometrekaredir. 19 kat büyük toprağı olan Türkiye için bu 220 kilometrekaredir. En büyük 25 domates üreticisi arasında Hollanda kilometrekare başına 373.872 ton domates üreterek astronomik düzeyde rakipsizken, en geniş 4. domates ekim alanına sahip Türkiye verimde 17. sırada.

Bahçecilik seralarının ağırlıkta olması çiftçilerin büyüme koşullarını yakından kontrol etmesini ve su ve gübre gibi kaynakları daha az kullanmasını sağlıyor. Sadece 2010'da domates üretiminde kilogram başına su kullanımı ABD'de 127 litre, Çin'de 283 litre ve dünya ortalaması 213 litreyken, Hollanda'da 9,1 litredir.

Sulamada Yağmur Suyu, Böceksavar Olarak Akar Kullanımı

Hollanda'nın en yenilikçi tarım şirketleri sulama kaynağı olarak yalnızca yağmur suyu kullanıyor. Lif köklü bitkilerden elde ettikleri her bir kilogram domates için 15 litreden az su harcıyorlar (açık alanda yetiştirilenler 60 litre su gerektirir). Her yıl bir kez tüm mahsul tohumlardan yeniden yetiştiriliyor ve eski asmalar ambalaj kasası yapmak için işleniyor. Seralara girmeyi başaran az sayıda haşere var. Domateslere hiç ilgi göstermeyen ancak yüzlerce örümcek akarıyla beslenen yırtıcı Phytoseiulus persimilis akarı tüm ekinleri savunuyor.

Yine hiçbir yapay tozlaştırma işlemi arıların verimiyle bol ölçüşemez. Bir çiçekten diğerine konan ve kraliçelerini beslemek için nektar toplayan arılar yol boyunca bitkilerin yumurtalıklarını döller. Kullanılan her bir kovandaki arılar günde yarım milyon çiçeğe ziyaret yapıyor. Tozlaştırma için arıları kullanan Hollandalı çiftçiler yapay tozlaştırmanın yarı maliyetine meyve ağırlığında yüzde 20 ila 30 artış elde etmişlerdir.

Sonuç

Hollanda'nın tarımdaki başarısı işte bu bilimsel çözümlere dayanıyor. 41.500 km² gibi, ülkemizde Konya'ya yakın büyüklükte olan bir ülke ulus genelinde başlatılan ortaklaşa bir çaba ile yaklaşık 20 yılda kendisini dünyanın en büyük tarım üreticileri arasına yerleştirdi. İzledikleri bilimsel yaklaşımlar, tüm dezavantajları ortadan kaldırmalarını ve çok daha azıyla çok daha fazlasını üretmelerini sağladı.