Deniz İneği: Avlanmayla Soyu Tükenen Dev Deniz Memelisi

Deniz ineklerinin, Kuzey Amerika ile Rusya arasında gidip gelen avcıların kullandığı zorunlu bir rota üzerinde yer alması talihsiz bir durumdu.

denizineği

İnsanlar onu resmi olarak tanımladıktan yalnızca 27 yıl sonra bugün görülen hiçbir şeye benzemeyen bir deniz memelisini tamamen yok ettiler. Diğer adıyla Steller'ın deniz ineği olağanüstü canlılardı. Deniz ineğinin bugün yaşayan en yakın akrabaları topluca sirenia olarak bilinen dugong ve manatidir (Sirenia adı gemicilerin hayvanları deniz kızıyla karıştırmasından gelir). Ancak hayatta kalan dört sirenia türünün tümü ılık tropik sularda yaşarken, deniz ineği kuzey Pasifik Okyanusu'nun Arktik altı sularında yaşıyordu.

Deniz İneği

Deniz ineği, Sirenia ailesi içinde açık arayla en büyüğü.
Deniz ineği, Sirenia ailesi içinde açık arayla en büyüğü.

Steller'ın deniz ineği Hydrodamalis gigas bilimsel adını taşıyor. 1768'de tamamen yok oldular ve hakkında çok az şey biliyor olmamız modern bir memeli olması yönüyle olağandışıdır. Bu yüzden biyolojileri ve davranışları hakkında bilimsel tahminler yürütüyoruz.

Arktik altı sularda yaşamak deniz ineğinin inanılmaz boyutlara ulaşmasını sağladı: Yetişkinler 11 ton ağırlığı 10 metre uzunluğu ile birçok modern balinadan daha büyüktü. Karşılaştırmak gerekirse, yetişkin bir erkek orka 8 metre uzunluğa ve 6 tona dek çıkabilir.

Bugünden hemen önceki jeolojik çağ olan Pleistosen devler çağıydı. Kuzey Amerika mastodonlara ve kılıç dişli kaplana ev sahipliği yaparken yünlü mamutlar ve gergedanlar Avrasya'yı dolaştı ve dev kertenkele ile ayı büyüklüğünde vombatlar Avustralya'da yaşadı. Bu devlerin çoğu yaklaşık 14.000 yıl önce son Buzul Çağı'nın sonunda öldü. Pleistosen'de hayatta kalan az sayıda dev hayvandan biri deniz inekleriydi.

Bugünkü dugong ve manatiden farklı olarak ağaç kabuğu benzeri derisi koyu kahverengiydi. Dişleri yoktu; ağzı yumuşak yosunları daha iyi yemesini sağlayan dikey tabakalarla doluydu. Rus fok avcıları uzun yolculukları çıkarmak için deniz ineği avladı ve çoğu av araya gidiyordu. 1741'de 2000 tane oldukları tahmin edildi ancak 1768'de yok olmuşlardı.

Deniz İnekleri Modanın Kurbanı Oldu

Deniz İnekleri Modanın Kurbanı Oldu
10 metre uzunluğa ve 11 ton ağırlığa varan tek bir deniz ineği 33 kişiyi 1 ay boyunca beslediği bildirildi. Leonhard Stejneger (1851 – 1943) – Wikimedia Commons.

Steller'ın deniz ineğinin uluslararası kürk ticaretinin kurbanı olmasına yol açan şey, Avrupalıların güzel kürk şapkalar ve paltolara olan doyumsuz arzusuydu. Avrupalılar için deniz ineği altına hücum gibiydi. Kürke olan talep yükseliyordu çünkü Avrupalılar Kuzey Amerika'da büyük kürklü hayvan rezervlerinin olduğu bölgeleri sömürgeleştirmişti.

Deniz ineği derhal birincil hedef olmadı ancak Rus kürk tüccarlarının Japonya ile şu anda Bering Denizi olarak bilinen sulardan Kuzey Amerika'ya dek uzanan adaların çevresinde çok sayıda su samuru keşfetmesi deniz ineğinin kaderini belirledi. Buralar deniz ineklerinin yaşam alanıydı.

Deniz ineklerinin, Kuzey Amerika ile Rusya arasında gidip gelen avcıların kullandığı zorunlu bir rota üzerinde yer alması talihsiz bir durumdu. Uzun ve soğuk bir yolculukta aniden taze et bulabildiğinizi fark ettiğinizde bu fırsatı değerlendirirsiniz. Tek bir deniz ineği tüm gemiyi 1 ay doyurabilirdi. Tüccarlar, su samurlarını avlamak üzere Rusya ve Çin'den Kuzey Amerika'ya yol alırken deniz ineklerini öldürerek et stokladı.

Deniz İneğinin Keşfedilmesi

Hydrodamalis gigas yaşam alanı.
Hydrodamalis gigas yaşam alanı. – Wikimedia Commons

Denize adını veren kaptan Vitus Bering ile çıktığı bir Rus keşif gezisinde Alman zoolog George Wilhelm Steller, benzersiz hayvanı ilk kez burada gördü ve ona deniz ineği dedi. 1741'de seyahat ettiği gemi bugünkü adıyla Bering Adası'nda mahsur kaldığında deniz ineklerini resmen keşfetme şansı bularak hayvanları canlı gören ilk ve tek bilim adamı oldu. Deniz inekleri daha sonra onun adıyla anılmaya başladı.

Deniz ineğinin davranışları ve ekolojisi hakkında bildiğimiz hemen hemen her şey onun kısa gözlemlerinden geliyor, çoğunu da katledilirken ve kıyıya çıkarılmak üzere çekilirken yaptı. Kaptan dahil çoğu tayfa C vitamini eksikliğinden ölürken o hastalığın farkındaydı ve hazırlıklıydı.

Steller, deniz ineğinin adaları çevreleyen sığ sulardaki yosunların üstünde büyük gruplar halinde toplandığını fark etti. Ancak bu sosyal davranış ne yazık ki onların aleyhine oldu. Steller, denizcilerin bir dişi deniz ineğini hedef almasının üstüne erkeğin tekneye vurmaya başladığını kaydetti. Dişi öldükten sonra bile erkek tekneyi kıyıya kadar takip etmişti. Kıyıdaki ölü dişiyi her gün tekrar tekrar ziyaret ederek sanki eşine yapılanı kendisine hatırlatıyordu. Bu hayvanlar birbirine sevgiyle bağlıydı. Bir tanesi zıpkınla yaralandığında etrafında çember oluşturup koruyorlardı.

Zıpkın yağmurlarına karşı koruma sunan tek özellikleri aynı zamanda soğuk suda yaşamalarının temel adaptasyonuydu. Steller, deniz ineklerinin yağlarının şaşırtıcı derecede kalın olduğunu ve yer yer 10 santimetreye ulaştığını not etti. Ayrıca tadının ne kadar lezzetli olduğunu yazdı, bademe ve Hollanda peynirine benzetti.

Onları sığ suya iten yosunla beslenme alışkanlığı, bir arada bulunma sosyal davranışı ve kendilerini hem çok lezzetli kılan hem de yüzmeyi zorlaştıran kalın yağı deniz ineğinin sonunu getiren etkenler oldu. İlk tanımlandıkları tarihten 30 yıldan kısa süre sonra, Steller'ın deniz ineği aşırı avlanma sonucu 1768'de dünyadan silindi.

Deniz İneğinin İnanılmaz Adaptasyon Özellikleri

Deniz ineği kafatası (Hydrodamalis gigas), Londra Doğa Tarihi Müzesi.
Deniz ineği kafatası (Hydrodamalis gigas), Londra Doğa Tarihi Müzesi. – Wikimedia Commons

Deniz ineğinin yok olma hızı, o zamanki kürk tüccarlarının düşündüğünün aksine hiç de yoğun popülasyonlu olmadığını gösteriyor. Deniz ineğinin geçmişte Kuzey Amerika'nın batı kıyılarına kadar uzanan daha geniş bir dağılıma sahip olduğuna dair kanıtlar var. 1741'de rastlanan deniz inekleri aslında insan müdahalesiyle karşılaşmamış küçük bir popülasyon olabilir.

Deniz inekleri, Arktik altı ortama inanılmaz derecede adapte olmuştu. Dişlerini kaybetmişti ve yerlerine tek seferde daha fazla yosun yemesini sağlayan büyük bir ağız dolgusu gelmişti (İneklerin üst çenesindeki yapı). Taşıdıkları büyük miktarda yağ nedeniyle yüzmeleri kolay değildi ve kemikleri bu eksikliği gidermek için şaşırtıcı derecede yoğun hale gelmişti. Gözlerini su altındaki hasarlardan korumaya yardımcı olan şeffaf bir üçüncü göz kapağına bile sahipti. Bu özellikler deniz ineğinin muhtemelen küçük popülasyonlu oldukça sınırlı bir tür olduğunu gösteriyor.

Kürk tüccarları deniz ineğinin avlanması durmazsa soyunun tükenebileceğini asla anlayamadı. Deniz ineği, insanlar tarafından avlanarak yok edildiği bilinen modern tarihteki ilk deniz memelisi türüdür. İnsan cehaleti ve açgözlülüğü yüzünden yok olmuş eşsiz bir canlı olarak tarihe geçti.


Kaynakça:

  • https://www.britannica.com/animal/sea-cow
  • https://www.nhm.ac.uk/discover/stellers-sea-cow-first-historical-extinction-of-marine-mammal-at-human-hands.html
  • https://www.theatlantic.com/science/archive/2017/04/pleistoseacow/522831/