Spor tarihinde doping skandalları

olimpiyatlar'da doping vakaları

Tarih boyunca, sporcular saha performanslarını artırmak için hemen hemen her şeyi yemeye istekli oldular. Bazı antik Yunanlılar incire ve mantara yönelirken, antik Mısırlılar katır toynağının atletik hüneri artırdığına inandı. 1807'de Britanya'da bir dayanıklılık yürüyüşçüsü, yarışmada günün her saati uyanık kalmak için laudanum aldı. 1904 Olimpiyat maratonunda bir koşucu, striknin, çiğ yumurta ve brendi karışımı içti ve yarışını kazandı (ancak zar zor hayatta kaldı ve sporu çabucak bıraktı). 1930'larda bir İngiliz futbol kulübü, oyuncularına maymun testis dokusu aşıladı. Ancak son zamanlarda performans arttırıcı maddeler steroid, insan büyüme hormonu ve kan güçlendirici eritropoietin halini almış durumda ve hem tehlikeye hem de kınamaya neden oluyorlar. 20. ve 21. yüzyıllarda doping, aşağıdaki zaferler ve rezil skandallar ile sonuçlandı:

Doğu Almanya Federasyonu – 1974-89

1976 Kadınlar 100 Metre'de Alman Annegret Richter açık arayla birinci gelir.
1976 Kadınlar 100 Metre'de Alman Annegret Richter açık arayla birinci oldu.

Gelecekteki sağlık risklerine ve de yakalanmanın rezaletine rağmen, bu kadar büyük ödüller söz konusu olunca sporcuların ve hatta ülkelerin önüne geçmek zordur. Madde kullanımının en bilinen örneği, 1974'ten 1989'a kadar sporcularına steroid veren Doğu Almanya spor federasyonuydu (DFV). Bu süre zarfında Doğu Alman kadınları birdenbire yüzme gibi yarışmalarda birinciliği ele geçirdiler. Hem 1976 hem de 1980'deki 13 yarışmanın 11'inde madalya kazandılar.

Rakip yüzücüler Doğu Alman kadınlarının steroid kullandığından şüphelendi çünkü madde fiziksel görünümlerini etkilemişti ve erkeğe benziyorlardı. Ancak takım asla resmi olarak yakalanmadı. Almanya'nın birleşmesinden sonra Doğu Alman spor federasyonunun kayıtları açıldı ve streoid programı ortaya çıktı.

Almanlar en az 9.000 sporcusuna performans arttırıcı madde vermişti. 1990'da Almanya'nın yeniden birleşmesinin ardından, doping planının bazı failleri yargılandı ve suçlu bulundu. Ancak bu ceza birçoğu kalp hastalığı, kısırlık, kanser ve cinsiyet değişimi (Heidi Krieger gibi) yaşamış sporcuların yaşam boyu yüzleştiği sağlık sorunlarını düzeltmedi.

2000 yılında, federasyonun eski başkanı olan ve madde planını geliştirip uygulayan doktor, sistematik ve genel doping suçundan hapse mahkum edildi. Eski sporcular ise verilen çeşitli maddelerin vitamin olduğunun söylendiğini iddia ederek steroid kullandıklarını reddetti.

Bisikletçi Tom Simpson, Tour de France'da ölür – 1967

Dünya şampiyonu Tom Simpson, 1966 Fransa Bisiklet Turu'nun 1. etabına hazırlanırken.
Dünya şampiyonu Tom Simpson, 1966 Fransa Bisiklet Turu'nun 1. etabına hazırlanırken. ()

İngiliz bisikletçi Tom Simpson, 13 Temmuz 1967'de Fransa Bisiklet Turu sırasında aşırı sıcak bir günde Ventoux Dağı'nda pedal çevirirken öldü. Simpson'ın ölüm nedeni dehidrasyona bağlı kalp krizi olarak belirtildi. Ancak, formasında amfetamin tüpleri vardı ve otopside amfetamin izleri bulundu. Simpson'ın aldığı maddelerle ilgili resmi raporda vücudu aşırı çalışma durumuna sokarak susuz bıraktığı belirtildi. Ölümü, Uluslararası Bisiklet Birliği'nin bisiklette performans arttırıcı maddelerin kullanımını yasaklamasına yol açtı.

Ünlü yıldız Ben Johnson'ın steroid testi pozitif çıkar – 1988

Ben Johnson, 24 Eylül 1988'de Seul Olimpiyat Stadı'nda 9,79 saniyelik dünya rekoru ile 100 metre Olimpiyat finalini kazandı.
Ben Johnson, 24 Eylül 1988'de Seul Olimpiyat Stadı'nda 9,79 saniyelik dünya rekoru ile 100 metre Olimpiyat finalini kazandı. (Romeo Gacad/AFP, )

Kanadalı atlet Ben Johnson 24 Eylül 1988'de Güney Kore'nin Seul kentinde düzenlenen Olimpiyat Oyunları'nda 100 metrede altın madalya kazanarak yalnızca yeni bir dünya rekoru kırmadı aynı zamanda Amerikalı rakibi Carl Lewis'i yendi. Ancak Johnson steroid stanozolol için pozitif çıktı. Bu kanıt karşısında altın madalyası alındı ve Lewis'e verildi.

Johnson bu ana dek şöhrete kavuşmuş ve milyon dolarlık promosyon anlaşmaları yapmıştı. Ancak doping skandalıyla servetini kaybetti. Önceleri yalnızca Komünist bloğa özgü bir sorun olarak görülen dopingin tüm atletizme yayıldığı anlaşıldı.

Efedrin kullanan Diego Maradona Dünya Kupası'ndan atılır – 1994

1986 Dünya Kupası zaferi.
1986 Dünya Kupası zaferi.

1986 Dünya Kupası'nda takımını zafere taşıyan Arjantinli futbolcu Diego Maradona, 1994 Dünya Kupası'nda beş farklı efedrin çeşidi için pozitif çıktı. 1991-92'de kokain kullanımı nedeniyle 15 ay uzaklaştırılmış olmasına rağmen şimdi sahalara dönüyordu: Turnuvaya hazırlanmak için 11 kilo vermiş ve devam eden yeteneklerini ilk turda bir gol ve asistle göstermişti. Maradona kendi ülkesini temsil etmeye devam etmek yerine yarışmadan atıldı. Kariyeri birkaç yıl daha sürdü, ancak bir daha Arjantin için oynamadı.

Festina bisiklet takımı Tour de France'da dopingden yakalanır – 1998

Fransız bisikletçi Richard Virenque, performans arttırıcı ilaçlar almakla suçlandıktan sonra, 17 Temmuz 1998. (Stephane Ruet/Sygma, )

Belçika yakınlarındaki bir Fransız kasabası olan Lille'deki bir sınır araması sırasında, Festina bisiklet takımının masörünün amfetamin, eritropoietin ve steroid yani performans arttırıcı maddeler taşıdığı tespit edildi. Festina ekibi 1998'deki Tour de France'da yarışmaya başlarken polis aramaları, baskınlar ve tutuklamalar için harekete geçildi.

Günlerce süren polis sorgusunun ardından takımın menajeri ve doktoru Festina takımının doping programını itiraf etti. Takım yarıştan ihraç edildi. Skandal, 1999'da Dünya Anti-Doping Ajansı'nın kurulmasındaki etkenlerden oldu.

Bisikletçi Lance Armstrong'un Tour de France unvanları iptal edilir – 2012

Armstrong Ocak 2013'te Oprah Winfrey'e tüm Tour de France galibiyetlerinde doping yaptığını itiraf etti.
Armstrong Ocak 2013'te Oprah Winfrey'e tüm Tour de France galibiyetlerinde doping yaptığını itiraf etti. (Spencer Platt/)

Amerikalı bisikletçi Lance Armstrong, 1999'dan 2005'e kadar arka arkaya yedi Tour de France şampiyonluğu kazandı. Kazandığı zaferler onu ünlendirdi ve bunu kanserden kurtulan biri olarak başarması daha da övgü kazandırdı. Performans arttırıcı maddeler kullanıp kullanmadığı pek çok kez soruldu ancak hiçbir zaman suçlama yapılmadı. Daha sonra 2010 yılında, bir doping skandalı yaşayan eski takım arkadaşı Floyd Landis, Armstrong'un da doping yaptığını açıkladı.

2012 yılında, ABD Anti-Doping Ajansı, Armstrong'u performans arttırıcı madde kullanımıyla suçladı. Armstrong nihayetinde suçlamalara itiraz etmedi, bu da Tour de France unvanlarını kaybetmesine ve bisiklet sporundan men edilmesine neden oldu. Ajans, Ekim ayında Armstrong için "sporun gördüğü en sofistike, profesyonel ve başarılı doping programının" parçası dediği bir rapor yayınladı. Armstrong Ocak 2013'te Oprah Winfrey'e tüm Tour de France galibiyetlerinde doping yaptığını itiraf etti.

Devlet destekli doping için Rusya'ya Olimpiyat yasağı – 2019

Rus atletler 2014 Soçi Olimpiyatları'nda altın madalyalarını sergiliyor.
Rus atletler 2014 Soçi Olimpiyatları'nda altın madalyalarını sergiliyor. (Fotoğraf: Fotoğraflarport)

2016 yılında, Moskova'da dopingle mücadele laboratuvarının eski başkanı, Rusya'nın Soçi kentinde düzenlenen 2014 Olimpiyat Oyunları'nda Rus sporculara performans arttırıcı maddeler sağlayan ve kullanımını gizleyen bir devlet girişimini açıkladı. Doping yapan Rus sporcuların idrar testlerinin güvenli örneklerle değiştirildiği istihbarat servisinden bahsetti. Servis "kurcalamaya dayanıklı" şişelere müdahale ediyordu. Dünya Anti-Doping Ajansı soruşturma başlattı ve bu ayrıntılı planın kanıtları bulundu.

Manipüle edilmiş test sonuçlarını Moskova laboratuvarından alan Dünya Anti-Doping Ajansı Aralık 2019'da Rusya'ya Olimpiyat Oyunları ve dünya şampiyonası spor etkinlikleri için dört yıllık yasak getirdi. 2020'de Spor Tahkim Mahkemesi yasağı iki yıla indirdi. Rus sporcuların 2021 ve 2022 Olimpiyat Oyunları'nda yarışmasına izin verildi ancak Rus bayrağı altında veya ülkelerinin marşıyla değil.

Tyson Gay – 2012

2009'de 100 metrede 9,69 koşarak en hızlı ikinci atlet olmuştu.

Amerikalı sprinter Tyson Gay, Londra'daki 2012 Yaz Olimpiyatları'nda gümüş madalya kazanan 4 x 100 metre bayrak yarışı takımının bir parçasıydı. Ancak Gay ertesi yıl arka arkaya üç uyuşturucu testinden pozitif çıktı ve Londra oyunlarına dek uzanan dereceleri silindi. 31 yaşındaki Gay, hemen yarışmadan ayrıldı, madalyasını geri verdi ve ABD Anti-Doping Ajansı müfettişleriyle işbirliği içinde çalıştı. Yalnızca bir yıllık uzaklaştırma cezası aldı.

Uluslararası Olimpiyat Komitesi 2015 yılında Gay'in bayrak yarışı takım arkadaşlarının madalyalarını da geri aldı.

BALCO skandalı başlar – 2003

Victor Conti.

Ekim 2003'te ABD Anti-Doping Ajansı, testlerle saptanamayan modifiye steroid tetrahidrogestrinon'un (THG) birkaç sporcu tarafından kullanıldığını açıkladı. Müfettişlere THG'nin varlığını sızdıran kişi eski koç Marion Jones'du. Kaynak ise BALCO adlı Bay Area Laboratuvar Kooperatifi ve onun kurucusu Victor Conte'ydi. Sonuç, spor tarihinin en büyük steroid skandalıydı.

Jones steroid kullandığını 2007'de itiraf etti. Avustralya'nın Sidney kentinde düzenlenen 2000 Olimpiyatları'nda kazandığı üç altın ve iki bronzu iade etti. 2008 yılında, steroid kullanımı hakkında federal müfettişlere yalan söylemekten altı ay hapis cezasına çarptırıldı. 2007'de beyzbolda tüm zamanların sayı vuruşu rekorunu kıran San Francisco Giants oyuncusu Barry Bonds, bir başka BALCO müşterisiydi. Asla bilerek steroid almadığını söyledi ancak muhbirler Bonds'un aslında birden fazla performans arttırıcı madde kullandığını açıkladı.


Kaynakça ve ek bilgiler:

  • https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/19467612/
  • https://foreignpolicy.com/2016/08/03/everything-bad-about-rio-olympics-worse-ancient-greece-doping-cheating-zika/
  • https://books.google.com.tr/books?id=to0WOYRzlZIC&pg=PA8&redir_esc=y#v=onepage&q&f=false
  • https://books.google.com.tr/books?id=TeAUDAAAQBAJ&pg=PA15&redir_esc=y#v=onepage&q&f=false