Boks sporunun kökeni nedir?

Boks sporunun kökeni nedir?
MÖ 300-200'den Dinlenen Boksör heykeli.

Boksun kökeni nedir ve nasıl ortaya çıktı? Boks, bilinen en eski sporlardan biri. Çok erken tarihsel kayıtlardan anlaşıldığı gibi boks sporu oldukça popülerdi. Modern boks hala antik boksla pek çok benzerliğe sahip. Mezopotamya'dan gelen MÖ 3000 ila 2000'lere ait antik kabartmalarda eldiven giyerek dövüşen boksörlere rastlanır. Antik Mısır'da boksör görünümlü insanların tasvirleri var. Bu ilk boksör karşılaşmalarının temeli bilinmiyor ancak büyük olasılıkla yurttaşların izlediği halka açık etkinliklerdi.

Boksun tarihi kökeni

Genç antik Yunan boksörleri
Genç antik Yunan boksörleri.

MÖ 2000'lerde Yunanistan'daki antik Miken ve Minos dönemlerinde boks kayıtları artar. Antik Yunan kent devletlerinde boks, belirli kuralları ve giysileri olan antik Olimpiyat oyunlarının parçası bir spordu. İlyada, bir cenaze töreni sırasında kalabalıklar arasında yapılan ödüllü bir boks dövüşünden bahseder. Geleneğin ne denli yaygın olduğu bilinmez.

Boks, erkekler kendilerini savaşa hazırlarken ve savaşma yeteneklerini kanıtlarken ortaya çıkmış olabilir. Antik Olimpiyatları kazanmış boks şampiyonları olduğu biliniyor ve o zamandan sporun bazı kuralları vardı. Örneğin, boksörler birbirini tutamaz, bir kişi diğeri nakavt olduğunda veya pes ettiğinde kazanır ve turlar yoktur. Antik boksörler bugünkü gibi kayış ve eldiven gibi ekipmanlara sahipti.

Avrupa'da Orta Çağ'da boks sporunun yaygın olduğu görülmüyor. Ara sıra yapılmış boks maçları vardı. Ancak 16. yüzyıla gelindiğinde boks Avrupa'da ilgi görmeye başladı. Kılıçlı dövüşlerin azalmasıyla diğer yarışmaların önü açıldı. 1681'de İngiltere, Londra'da belgelenmiş ödüllü resmi boks dövüşlerine rastlanır.

"Boks" terimi ilk kez 1719'da resmen kullanıldı. İlk resmi yazılı boks kuralları ise 1743'te belirlendi. Boksun artık bir hakemi, nakavt kuralları ve fazlası vardı. Bu incelikli kurallar Broughton adlı biri tarafından bokstaki ölümleri azaltmak için geliştirildi ve Broughton Kuralları denildi. Birçok sporun doğuşunda olduğu gibi boksa modern biçimini verdi.

Boksa yönelik bu artan ilgi önceki Klasik döneme olan ilgiden kaynaklanmış görünüyor. Yeni bir zengin sınıfı ortaya çıkınca bazı müsabakalar gözden düştü ve boksa yer açıldı. Avrupa'nın ulus-devletleri uygarlaştıkça yurttaşların silah kullanımı gibi tehditkar yarışmalara ilgisi giderek azaldı.

Profesyonel boksun doğuşu

19. yüzyılın ertingü boksörleri Sullivan ve Corbette dövüşü, 1892.
19. yüzyılın ertingü boksörleri Sullivan ve Corbette'in dövüşü, 1892.

John Douglas adlı İskoç bir soylunun 1867'de getirdiği "Queensberry Markisi" adlı boks kuralları boks tarihinde ünlüdür. Bu kurallar dövüşülecek turları, turların süresini (3 dakika), turlar arası dinlenme süresini (1 dakika), ringin boyutunu (2,2 metre kare), dövüşçünün yere düşmesi durumunda 10 saniye sayılmasını ve rakibin darbelerini engellemek için eldiven kullanılmasını içerdi. Ağır, orta ve hafif biçiminde ağırlık sınıfları getirildi. Şişirilmiş iri eldiven kullanımı kural oldu.

Boksun tarihi gelişimindeki en önemli kurallardan biri belki de eldivenlerin darbeyi engellemede kullanılması oldu: Boks önceleri bir rakibin diğerini nakavt etmek için durmadan birbirine vurduğu bir sporken, rakibi atlatmak ve yormak için ellerin ve ayakların kullanıldığı stratejik bir oyuna dönüştü. Bu kuralla boksörler kollarını devamlı aşağıda tutmak yerine yüzlerini korumak için kaldırdı ve bugünkü klasik boks duruşu ortaya çıktı.

Uygarlaşan kurallara rağmen boks hala yeterli saygıyı görmüyordu ve bazı yerlerde yasaklanmıştı. Eldivensiz dövüşler hala yaygındı ve güvenlik düşüktü. Kumar ve ahlaksızlıkla ilişkili görüldüğünden ödüllü dövüşler yasaklandı. Bu durum 19. yüzyılın sonlarına dek sürdü ve 1891'de Londra Ulusal Spor Kulübü, Queensberry kurallarına ekleme yaptı: Puanlama resmileştirildi ve yetkililere ve hakemlere önem verildi. Puanlamaya getirilen resmiyetle artık maçı kazanmak için rakibi nakavt etme şartı kalktı. Kavgaların şiddeti azalarak boksun profesyonellik yolu açıldı. Gazeteler sayfalarda "şampiyon" dövüşçülere yer vermeye başladılar.

Boks 19. yüzyıl ile 20. yüzyıl arasında giderek popülerleşti. Salon sahipleri maç sonuçlarını telgrafla anında gazetelere bildirirdi ve filmlerde boksa yer verilmeye başlandı. Ancak boksun kumarla ilişkisi kopmadı.

Modern boks

Amatör ve profesyonel boks benzer kökene sahipler ve ilk kez 19. yüzyılda ayrıldılar. Ödüllü dövüş denildiğinde artık profesyonel dövüşler akla geliyordu ve amatör boks parayı dövüşten ayıran bir seçenek oldu. Modern Olimpiyatların yeniden düzenlenmesiyle amatör boks 1904'te oyunlara dahil edildi.

Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık profesyonel ve amatör boksta lider oldu ancak Küba gibi ülkeler de iddialı boksörler yetiştirdi. 1946'da Uluslararası Boks Birliği kuruldu ve bugün dünyadaki en üst boks teşkilatıdır. Amatör boksu standartlaştırdı ve genişletti. Oluşuma 24 ülke katıldı.

Diğer yandan profesyonel boksun popülerliği artmaya devam etti. 1908'de Jack Johnson ilk siyah ağır sıklet şampiyonu oldu. 1927'de başlayan Jack Dempsey ve Gene Tunney dövüşünde ödül 1 milyonu aştı. Amerikalı Joe Louis ile Alman Max Schmeling arasında 1936'da başlayan maçlar dünya çapında siyasi ve ırksal rekabetin simgesi oldu. Bunlar II. Dünya Savaşı'nı doğuran etkilerdi. Tabii ne Joe Louis siyahi olmasıyla Amerikan toplumunun şampiyonu oldu ne de Max Schmeling Nazileri sevdiğini söyledi. Hatta Louis'e yenildiği için mutlu olduğunu açıkladı çünkü Nazilerden madalya almak istememişti.

Dünya Savaşı ile boksa ilgi azaldı ancak 1950'lere doğru yeniden güçlendi. Bu dönemde Sugar Ray Robinson gibiler sayesinde halkın tüy sıklet gibi sınıflara ilgisi arttı. Ancak Cassius Clay'in (Muhammed Ali) ortaya çıkışı ağır sıklet boksta yeni bir dönemi başlatmıştır. İyi dövüşmesinin yanında renkli kişiliğiyle spora renk kattı ve tek başına boksun küresel boyutta popülerlik kazanmasını sağladı.


Kaynakça ve ek bilgiler:

  1. Sport and Society: History, Power and Culture – Graham Scambler.
  2. The Regulation of Boxing – Robert G. Rodriguez, George Kimball
  3. Experiencing the Golden Age of Boxing – Steven Losch