Korsanlığın Altın Çağı: Korsanların Hüküm Sürdüğü Yıllar

17. yüzyılın sonları ve 18. yüzyılın başları açık denizlerde olmak için tehlikeli bir dönemdi. Bu dönem korsanlığın altın çağıydı.

korsanlar

Korsanlığın Altın Çağı, yaklaşık 1650'den 1726'ya dek süren bir dönemi kapsadı. Bu dönemde korsan çeteleri Karayipler, Kuzey Amerika'nın doğu kıyısı, Batı Afrika kıyıları ve Hint Okyanusu arasındaki ticari (ve hatta askeri) gemiciliği yönetti. Korsanlığın Altın Çağı, 1650'den yani korsanların (buccaneer) yükselişinden Atlantik'teki korsanlığın neredeyse tamamen ortadan kalkmasına dek süren üç dönemden oluşuyor. Korsanlık 18. yüzyılın ilk 30 yılında tehdit olmayı sürdürdü ve hiçbir zaman tamamen ortadan kaldırılamadı.

İlk Korsanların Ortaya Çıkışı

Whydah gemisinin kaptanı Sam Bellamy "Korsanlığın Altın Çağı'nın" ünlü isimlerindendi.
Whydah gemisinin kaptanı Sam Bellamy "Korsanlığın Altın Çağı'nın" ünlü isimlerindendi.

Yaklaşık 1650'den 1680'e dek süren ilk korsanlık dönemi 1648'de sona eren geniş kapsamlı Otuz Yıl Savaşları'ndan sonra gerçekleşti ve bu savaş Avrupa haritasını değiştirdi. Karayipler'de artık korsanlık hakimdi. Bu korsanlar İngiliz, Fransız ve Hollandalılardan oluşan oldukça iradesiz gruplardı ve Jamaika, Tortuga ve Espanola çevresindeki yaban ineklerini ve domuzları avlayıp sattılar. Bu ünlü lisanslı korsanlar (yani buccaneer) arasında François l'Olonnais ve Sir unvanlı Henry Morgan bulunur.

İspanyollara olan nefretleri ve İspanyol altını arzularıyla yola çıkan korsanlar İspanyol denizini yağmalamak için diğer korsanlarla ittifak kurdular. Bu noktada özel kişilerin çalıştırdığı ancak hükümetle iş birliğinde olan gemiciler (privateer) ile yarı yasal korsanlar (buccaneer) eşanlamlı oldu. Ayrıca yine İspanyolları taciz etme peşinde olan Karayip Kızılderilileri ile ortaklık kurdular.

Buccaneer'ların yasal statüsü belirsizdi; ulusları resmi olarak barış içinde olsa da Avrupa'daki coğrafi barış Karayipler'de geçerli sayılmadı. Bu nokta başlangıç ​​meridyeninin ve Yengeç Dönencesi'nin kesiştiği yerin güneybatısındaydı ve korsanları Karayipler'de İspanyollara istedikleri gibi saldırmakta özgür hissettiriyordu. Farklı uluslardan buccaneer'lardan oluşan bu korsanlar arasındaki ilişki de ilginç ve hassastı.

Gerçek Korsanlar Dönemi

Bugün bildiğimiz haliyle ilk gerçek korsanlar yani pirate'lar daha sonra 1690'larda mevsimlik derin deniz yelken rotası olan Korsan Hattı ile ortaya çıktı. Yaklaşık 1680'e gelindiğinde İngiliz ve Fransız hükümetleri Karayip korsanlığına karşı politikalarını yürürlüğe aldı ve korsanlığa meyilli olanlar Kızıldeniz ve güney denizleri gibi daha derin sulara itildi.

Bu korsanlar kendilerine privateer (lisanslı korsan) diyordu ancak resmi olarak değillerdi. Hint Okyanusu'ndaki zayıf korunan zengin gemileri hedef alarak Kızıl Deniz Adamları takma adını kazandılar. Hindistan hükümetini ve de İngiliz Doğu Hindistan şirketi bu korsan faaliyetiyle şaşkına döndü. Korsanlar Karayip hedeflerinden uzaklaşmış gibi görünse de, Karayipler'i içine alan Kuzey Amerika köle ticareti, Kızıldeniz korsanlığına kapı açmıştı. Bu yol korsanlara ticaret karakolları, malzemeler ve eve kolay dönüş sağladı. Korsan Hattı'ndaki ünlü korsanlar arasında Kaptan Tew, Kaptan Every ve Kaptan Kidd vardır.

Korsanlıkta Son Dönem

Edward Teach, tarih kitaplarında en çok "Karasakal" olarak bilinir.
Edward Teach, tarih kitaplarında en çok "Karasakal" olarak bilinir.

Bugün en çok bilinen korsanlar Altın Çağ'ın son döneminden geliyor. Bu yeni korsanlık akımı 1700'lerden 1720'lerin sonuna dek sürdü ve özellikle İspanya Veraset Savaşı'yla şiddetlendi. İspanya, kolonilerinde ve çevresinde ticaret tekeli kurdu ve bu tekelin risklerini bildiğinden barışçıl tüccarlara bile korsan gibi davrandı. Bu arada İngiltere ise Karayipler ve Amerika'da rahatsız edilmeden ticaret yapma peşindeydi.

İngilizler ticarette güçlü dayanak elde etmeyi amaçlıyordu ve 16. yüzyıldan beri özellikle İspanyol ve Portekizlilerin etkisinde olan Afrika halkını köleleştirdiler. Bu köleleştirilmiş Afrikalıları İspanyol kolonilerine taşımak için 1713'te İngiliz Güney Denizi Şirketi'ne İspanyol lisansı olan asiento verildi. Beyaz ırkın üstünlüğüne dair bu güç kayması ile korsanlıkta da büyük bir değişim başladı. İspanyol Veraset Savaşı'nın sona ermesiyle Karayip sularında varlığını sürdürmeye çalışan korsanlar da kazançsız kaldı.

Korsanlığın En Bilinen Dönemi

Korsanlığın bu son dönemi diğer dönemlerden daha iyi bilinir. Nedeni korsanları takip eden her zamankinden daha fazla gazete ve deneme kaydı olmasıdır. Karayipler'de baş gösteren Korsanlığın Altın Çağı'na dair tarihsel kayıtlar bugünkü korsan söylencelerine nadiren temel sağlar. Örneğin, düşünüldüğünün aksine bu dönemde veya dünyanın başka bir yerinde asla korsanları resmeden belirli bir üniforma olmadı.

Korsanlar aslında deneyimli profesyonel denizcilerdi ve yasa dışı davranışlara yönelerek korsan olmuşlardı. Çizgili pantolonlar değil slop denilen bol bedenli kullanışlı deniz kıyafetleri giydiler. Güneşten korunmak için başlarını sarmış olabilirler ancak bu korsanlığın değil tüm güneş altında olanların alışkanlığıydı.

İlk korsanlık dönemi ne zaman başladı?

İlk korsanlık dönemi Avrupa haritasını değiştiren Otuz Yıl Savaşı'nın sona ermesiyle başladı. Bu savaş 1648'de bitti ve ardından 1650'de ilk korsanlık dönemi başladı. 1680'e dek sürdü.

Korsan Rotası nedir?

Korsan Rotası, 1690'larda başlayan ikinci korsanlık dönemidir. Korsan Rotası aslında korsanlar tarafından kullanılan mevsimlik derin deniz rotasıydı. Kaptan Kidd, Kaptan Tew ve Kaptan Every bu dönemin ünlü korsanları.

En çok bilinen korsanlık dönemi nedir?

1700'lerden 1720'lere dek süren son korsanlık dönemi tarihte ve popüler kültürde en bilinen dönemdir. Gazete kayıtları nedeniyle bu dönemin korsanları günümüze daha iyi ulaştı.