Antik Roma'nın Dini İnancı

pompeii

Din, hem eski hem de modern birçok toplum için önemli bir konu olmuştur. Antik Roma'da din, modern yaşantımızda yer alan yaygın inançların çoğunun merkezini oluşturuyordu. Din sadece yaşam tarzlarını değil, aynı zamanda içinde yaşadığımız yapıları ve yürüdüğümüz sokakları dahi şekillendirmiştir. Antik Roma ilk zamanlarından itibaren çok tanrı inancına sahipti. Bu, Roma insanlarının her biri kendine göre kritik özelliklere sahip birçok tanrıya ve ruha inandıkları gelmektedir. Ancak Roma dininin yapısı, imparatorluğun yüzyılları boyunca engellemez biçimlerde değişimler yaşadı. Şimdi Antik Roma'nın dini inancına dair detayları anlatalım.

Antik Roma çok tanrılı bir toplumdu

Roma tanrısı Jüpiter, MS 2. ila 3. yüzyıl
Roma tanrısı Jüpiter, MS 2. ila 3. yüzyıl

Antik Roma varoluşundan itibaren çok tanrılı bir inanç sistemi oluşturarak birçok farklı tanrıya ve ruha tapınmıştır. Kimisi daha da ileri giderek, bu görünmeyen varlıkların eski atalarının ruhları olduğuna inanmıştır. Roma halkı ayrıca, bu tanrıların Roma'nın daha da sağlamlaşarak büyümesine destek olduklarına inanıyorlardı. Dolayısıyla, şehrin üç kurucu babasını yüceltmek için bir Capitoline Triad eserini ortaya koydular. Bu heykelde, her şeyin tanrısı Jüpiter, savaş tanrısı ve Romulus ve Remus'un babası Mars ve Roma'nın ilk kralı Quirinus (eski adıyla Romulus) vardı.

Antik Romalılar Yunan tanrılarını kendilerine uyarladı

Roma'daki Parthenon, savaş tanrıçası Athena için yapılmış bir tapınaktır,
Roma'daki Parthenon, savaş tanrıçası Athena için yapılmış bir tapınaktır

Antik Roma'da öne çıkan tanrıların büyük bölümü, kendilerinden önceki Yunan mitolojisinden uyarlanmıştır. Bunun sebebi, Roma'nın alt yarımadasındaki Yunan kolonilerinin olmasıydı. Böylece bu kolonilerden Roma kültürüne nüfuz eden birçok fikir oluştu. Dolayısıyla Roma tanrılarının çoğunun, genellikle benzer bir isme veya role sahip bir Yunan karşılığını bulabiliyoruz. Örneğin Jüpiter, Zeus'un Romalı eşdeğeri iken Minerva, savaş tanrıçası Yunan Athena'nın Romalı haliydi.

Antik Yunanlılarda olduğu gibi, antik Roma'daki farklı kentler de kendi koruyucu azizlerini "oluşturdu" ve bu tanrıların onuruna devasa, monolitik tapınaklar yapıldı. Roma vatandaşları bu tapınakları tanrının evi olarak benimser ve tapınağın dışında ya da girişinde inançlarını yerine getirirdi.

Daha sonra Roma İmparatorluğu büyüdükçe Romalılar da fethettikleri toplumların inanç unsurlarını kendi dini ritüellerin içine dahil etmiştir. Bunun yanında, Roma dininin kapsayıcı yapısı da antik Yunan'dan esinlenilmişti.

Romalılar Tanrılar icat ederdi

Roma tanrısı Janus
Roma tanrısı Janus

Romalıların kendi icat ettikleri birkaç tanrısı vardı. Bu tanrılar içinde, kapıların ve geçitlerin koruyucusu olan ve aynı anda hem geçmişe hem de geleceğe bakabilen iki yüzlü tanrı Janus en ünlüsüdür. Roma'ya özgü dini fikirlerin bir başka ayrımı da, görevleri Astrium Vesta'nın kalbini muhafaza etmek olan Vestal Bakireleriydi. On yaşında alınan bu kızlar 30 yıl boyunca tanrıça Vesta'nın hizmetinde kalırlardı (adeta günümüzdeki Hristiyan rahibeler gibi).

Antik Roma'da imparatorlar dinin başıydı

İmparator Augustus'tan itibaren, Romalı liderler pontifex maximus ya da baş rahip oldular ve bu da onları her türlü dini inancın otoritesi durumuna getirdi. Roma İmparatorları, geleceği ön görmek için hayvan bağırsaklarını okuyan Romalı kâhinleri ya da gaipten haber verebilen insanları istihdam ediyorlardı. İmparatorlar ayrıca herhangi bir çatışmaya girmeden önce, olumsuz bir sonucu önleme amacıyla dini tapınaklarda tanrılara ayinler düzenler ve kurbanlar verirlerdi.

Hristiyanlık Antik Roma'yı ele geçirdi

Büyük Konstantin heykeli York, Birleşik Krallık.
Büyük Konstantin heykeli York, Birleşik Krallık.

Hem Yahudilik hem de Hristiyanlık, sonunda antik Roma'daki dini inanca karşı durmaya başladı. Fakat Yahudi inancı antik Roma için büyük bir tehdit oluşturuyordu ki, Yahudiler çoğunlukla sert davranışlar ve ayrımcılıkla karşılaşıyor, bu da yaşadıkları yerden kovulmalarına ve hatta bölgesel çatışmalara yol açıyordu; örneğin İmparator Titus, Kudüs şehrini yok eden ve binlerce kişinin ölümüne neden olan Yahudi savaşlarının başındaydı.

Hristiyanlık başlangıçta Yahudiliğin küçük bir mezhebi olarak görmezden gelinirken, hızla büyüdü ve sonunda Doğu ve Batı Roma İmparatorluklarının birinci inancı haline geldi. Doğuda, İmparator Büyük Konstantin Hristiyanlığın büyük bir destekçisiydi ve hatta ölüm döşeğindeyken resmi olarak bu dine geçti. Hristiyanlığın bu yükselen etkisi şüphesiz Batı Roma İmparatorluğu'nun çöküşünde rol oynamıştı.